Ana Sayfa Siyaset Başkan Erdoğan: Burada öncelikle şu hususun bilinmesini isterim: 1999 yılında Pınarhisar’a gitmeden...

Başkan Erdoğan: Burada öncelikle şu hususun bilinmesini isterim: 1999 yılında Pınarhisar’a gitmeden önce MÜSİAD’ın beni ilk fahri üye olarak kabul etmesinin anlamını, mesajını ve kıymetini her zaman şükranla hatırladım

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 28. MÜSİAD Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, "Hükümet olarak fırtınaların ortasında bu devasa gemiyi güvenli bir şekilde limana getirmek için planlarımız, programlarımız, deneyimimiz ve kararlılığımız var. Her gün hangi kriz çıkarsa çıksın, sakin ve sabırlı bir şekilde ilerleyeceğiz" dedi.

0

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği’nin (MÜSİAD) 28. Genel Kurulu’na katılarak konuşma yaptı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Eylül 2021’den bu yana başkanlık görevini yürüten Mahmut Asmalı’nın görevini Burhan Özdemir’e devrettiğini belirterek, Asmalı’ya emekleri ve özverili çalışmalarından dolayı teşekkür ederek, Özdemir’e (inşallah) başarılar diledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konferansın hem Türk Milli Araştırmalar Derneği (MÜSİAD) camiasını güçlendirmesine hem de Türkiye’nin büyümesine ve kalkınmasına katkı sağlamasını umduğunu söyledi. “Öncelikle, 1999’da Pınarhisar’a gitmeden önce, Türk Milli Araştırmalar Derneği’nin beni ilk fahri üyesi olarak kabul etmesinin anlamını, mesajını ve değerini her zaman şükranla hatırladığımı herkese bildirmek istiyorum. Türk Milli Araştırmalar Derneği’nin 28 Şubat’ın gergin günlerinde gösterdiği dayanışma ruhu kalbimde her zaman özel bir yer kapladı. Sadece 28 Şubat’ta değil, olaydan önce ve sonra da Türk Milli Araştırmalar Derneği demokrasiyi, adaleti, hukuku ve özgürlüğü savunmakta her zaman kararlıydı.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, tüm zorluklara, zulme, baskıya, tehditlere, ayrımcılığa rağmen MÜSİAD üyelerinin ekonomi, sanayi, ihracat ve hayır hizmetleri alanında hak ve özgürlüklere sahip çıkarak destansı hikayeler yazdıklarını belirterek, “Sermayenin farklı renklerine bölündüğü, kimisinin malı, kimisinin üvey evladı sayıldığı bir dönemde bile MÜSİAD, tüm Türkiye için üretmekten, ihracat yapmaktan, çalışmaktan asla vazgeçmedi.” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk Müzik Konservatuvarı’nın 1990 yılından bu yana Türkiye ekonomisinin ilerlemesi ve büyümesine, ihracatın, üretimin ve istihdamın her geçen yıl artmasına, Türkiye’nin bir cazibe merkezi haline gelmesine değerli katkılarda bulunduğunu, bu duruşlarını ve samimiyetlerini 35 yıldır sürdürdüklerini söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, devlet ve millet olarak Türkiye Sosyalist Cumhuriyeti Gençlik Birliği’ne minnettar olduklarını belirterek, derneğe ve üyelerine 35 yıldır özenle savundukları ilkeler ve Türkiye ekonomisine sağladıkları tarihi katkılar için teşekkür etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, milletin asil değerlerini temsil eden ve kardeşlik bayrağını sadece ülkesinde değil dünyanın en ücra köşelerinde de gururla dalgalandıran MÜSİAD’ı ve mensuplarını Allah’tan sevmeye devam etmesini diledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, dünyanın tarihi bir değişimin yaşandığı kritik bir dönemden geçtiğine işaret etti. Şöyle devam etti: “Neyse ki, üç yıl önce COVID-19 salgını insan hayatında dünyayı sarsan değişikliklere yol açtı. Salgının sağlık üzerindeki etkisinden kurtulduk, ancak küresel ekonomiye verdiği şoklar hala devam ediyor. Ticaret korumacı politikaları yükselişte. Salgın sırasında 60 veya 70 yılın en yüksek noktasına ulaşan enflasyonist direnç bugüne kadar ortadan kalkmadı. Enflasyonla ilgili endişeler, gelişmiş ekonomiler de dahil olmak üzere birçok ülkede ekonomik politikaların temel belirleyicisi haline geldi. Tarife anlaşmazlığının neden olduğu olumsuz etkiyle birlikte, belirsizlik atmosferinin bir süre daha devam edeceği anlaşılabilir.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, her gün ortaya çıkan krizlere aldırmadan, sakin ve sabırla yol aldıklarını söyledi. “Kararlarımızı, artıları ve eksileri arasında son derece rasyonel bir dengeyle uyguluyoruz. İki yıl önce uygulamaya konulan istikrar ve reform programı, ekonomimizin temellerini güçlendirdi. Dışsal kırılganlıkları azalttık, şoklara karşı dayanıklılığımızı güçlendirdik ve makro-finansal istikrarı sağladık. Böylece, kalıcı ve sürdürülebilir büyüme için sağlam bir temel atmış olduk. Programın en önemli hedeflerinden biri, vatandaşları yüksek yaşam maliyetinden kurtarmaktır. Son iki yılda, bu hedefe ulaşma yolunda önemli ilerleme kaydettik. Yıllık enflasyon oranı 11 ay üst üste düştü. Nisan ayında, son 40 ayın en düşük seviyesine ulaştık. Umarım gelecekte daha fazla ilerleme olur. Başka bir öncelikten – mali disiplinden – taviz vermeyeceğiz.”“Depremin yaralarını hızla sarıyoruz ve geçen yıl başlattığımız harcama disiplini ve kemer sıkma tedbirlerini bu yıl da aynı kararlılıkla uygulamaya devam edeceğiz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, dış denge durumunun da olumlu olduğunu söyledi. “Cari açığımız giderek azalıyor ve altın faktörünü çıkardıktan sonra cari hesabımız fazla veriyor. Petrol fiyatlarındaki düşüş enflasyonu ve dış açığı aşağı çekerek bize fayda sağladı. İstihdam açısından istihdam oranımız da tarihi bir zirveye ulaştı. Mart ayında işsizlik oranımız %7,9’a düştü. Bunlar arasında erkeklerde işsizlik oranı %6,5, kadınlarda işsizlik oranı %10,6 oldu. Bu rakamlar 20 yılın en düşük seviyesi. Ayrıca şunu da belirtmenin gerekli olduğunu düşünüyorum: Durumun gelişimine bağlı olarak iç ve dış talepte geçici bir yavaşlama olabilir. Bu normaldir. Bu değişiklikleri ne görmezden geleceğiz ne de bunlardan rahatsız olacağız. Kısa vadeli dalgalanmaların ötesinde sürdürülebilir ve kapsayıcı büyüme hedefine doğru ilerlemeye devam edeceğiz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Geçtiğimiz bir buçuk ayın oynaklığına başarıyla dayandık. Programın şoklara, manipülatif saldırılara ve sabotaj girişimlerine karşı dayanıklılığına bir kez daha tanık olduk. Bazı çevrelerin faaliyetleri açığa çıktı, rezervlerimiz bu haftadan itibaren yeniden arttı. Küresel belirsizlik azaldıkça Türkiye ile gelişmekte olan ülkeler arasında olumlu farklara tanık olacağız.” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin yüksek teknoloji alanında atılımları teşvik etmek amacıyla “HIT-30” Yüksek Teknoloji Teşvik Programı’nı başlattığını belirterek, 2030 yılına kadar sekiz öncelikli alanda toplam 30 milyar dolarlık yatırım desteği sağlanacağını söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu anda batarya, elektrikli araç ve çip yatırımları için kamu ihaleleri açtıklarını, yakın zamanda biyoteknoloji, veri merkezli endüstriyel robotlar ve yeşil hidrojen alanlarında yeni ihaleler açacaklarını belirterek, MÜSİAD ailesinin bu alanlarda da var olması gerektiğini kaydetti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, katılımcıların, isimlerin, başkanların değişmesine rağmen zihniyetin değişmediğini vurguladı. Aşağıdaki açıklamayı yaptı: “Durum o kadar vahim ki ülkenin ana muhalefet partisinin başkanı ülkesini yabancı haber ajanslarına, yabancı oyunculara ve dergilere şikayet etmek için ortaya çıktı. ‘Hükümeti devirmeye’ çalışıyor ama aslında Türk gazetesine ve Türk ekonomisine zarar veriyor. Boykot çağrılarıyla yerel ve ulusal markalara zarar veriyor. Memleketlerine ekmek getiren emekçi kardeşlerimize zarar veriyor. Türk ürünlerini dünyanın dört bir yanına satan ihracatçılara zarar veriyor. Fabrikalar kuran ve iş sağlayan sanayicilere zarar veriyor. Ülkemizin kalkınmasını, büyümesini ve genişlemesini destekleyen iş dünyasına zarar veriyor. Yolsuzluk, rüşvet ve sahtecilikle ilişkilendirilen küçük bir çıkarcı grubu memnun etmek için 85 milyon insanı hayal kırıklığına uğratıyor.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Müzik ve Kültür Bakanlığı’nın 28. Genel Kurulu’nun hayırlı olmasını temenni ederek, yeni yönetim kuruluna başarılar diledi.